Antik Yunan düşünürü Platon, felsefi görüşleriyle tarihin akışını etkilemiştir. Onun düşünceleri, hem kendi yaşantısından alıntılarla hem de etrafında gözlemlediği olaylarla şekillenmiştir. Bu özgün perspektif, onun hem kendi çağında hem de sonraki yüzyıllarda saygı görmesini sağlamıştır.
Bu büyük filozof, insan doğası, ahlak, devlet yönetimi ve gerçeklik hakkında derinlemesine düşünmüş ve bu konulardaki düşüncelerini ölümsüz sözlerle ifade etmiştir. Platon’un söylediği bu değerli sözler, insanlığın felsefi meseleler hakkında düşünmesine ve sorgulamasına katkıda bulunmuştur.
Birçok kişi, Platon’un yazdığı bu sözleri hayatlarında bir rehber olarak kullanmıştır. Onun bu özdeyişleri, hem kendi dönemindeki bireyler için hem de günümüzdeki insanlar için anlamlı mesajlar taşımaktadır. Platon, felsefenin temel taşlarını oluşturan bu eşsiz sözlerle, bize yaşamın ve insan doğasının özü hakkında derinlemesine düşünme fırsatı sunar.
Anlamlı Platon Sözleri
Düşünmek, ruhun kendi kendine konuşmasıdır.
Bilginin elde edilmesi, bizi iyiye ulaştıracaktır.
Kendini yönetirsen dünyayı yönetecek gücü bulabilirsin.
Adaletli olmak herkese eşit davranmak değildir, herkesin durumuna, konumuna göre davranmaktır.. Yani adalet= eşitlik değildir!.
Bilinen bir şey hakkında araştırma yapmak gereksiz, bilinmeyen bir şey hakkında araştırma yapmak imkansızdır.
Zor duruma düşecek olsanız dahi dürüstlükten, hakikatten ve doğrudan vazgeçmeyin. Diğer türlüsü sizi daha zor durumda bırakacaktır.
Sorgulanmayan bir hayat, yaşanmaya değmez.
Gerçekten de bize verilmiş olan yüce unsur olan akıl kötüyü istemez ve mutlak iyidir.
Dost hem iyi görünen hem de iyi olan insandır.
Bilgisizlik neden kötüdür ? Bilgisiz kişi akıldan, güzellikten, iyilikten yoksunken, hepsini kendisine toplamış sanırda ondan.
Şehir halkı ne kadar iyi olursa , idarecileride o kadar çok ilahi vasıfta olur.
Boş bir kafa, şeytanın çalışma odasıdır.
Devlet işleri içten gelen bir sevgi, edep ve kamil akıl ile yürütülmezse onun sonu çöküş ve yok oluştur.
Hiç bir şey tesadüfen gerçekleşmiyor, her şey bi plan dahilindedir.
İşlerin doğru düzgün yürümesi için şehrin halkına edepli bir başkan lazımdır.
Bütün sanatlar, kazanma ve meydana getirmeden başka bir şey değildir.
Nefsin hastalığı kendisinde ilahi siyaset adabının bulunmamasıdır.
Insanlar mağaranın içinde yaşıyorlar. FiIozofIar, peygamberIer ise mağaranın dışını biIen ve insanIara bunu anIatmaya çaIışan kişiIerdir. Çoğu zaman insanIar sert tepki verirIer.
İdareciIer edepIi oImadıkIarı zaman hem kendi işIeri hem de idareIeri aItında buIunanIarın işIeri bozuIur.
Sevginizi beIIi edin, dertIerinizi samimi oIdukIarınızIa payIaşın uIu orta yerIerde değiI. GönüI bağIarı kurun ki mutIu oImanız kuvvetIensin.
Kanun sahibinin en önemIi vazifesi; gayret gösterip edebi gerçekIeştirmek ve yerIeştirmektir.
Bir takım insanIar feIsefeyi gereksiz görüyorIar. Fakat feIsefe, isIam dinini ve düşünce dünyasını derinden etkiIemistir.
Edebini kaybeden kimse kötülükten zevk alır.
FeIsefe keIimesi, yunanca phiIosophia keIimesinden arapçaya geçmiş bir keIimedir. PhiIo , sevgi demektir. Sophia ise hikmet anIamında kuIIanıImaktadır. Yani hikmet sevgisi oIarak çevriImiştir.
İnsana aklı kazandıracak olan şey yalnız ve yalnız edeptir.
Demokrasi despotluğa dönüşür.
Her şey de iyi kötü oIabiIir. Musıkide iyi oIan; karakteri sağIamIaştıran, insanı cömertIiğe ve cesarete, iyi ve faydaIı ahIaka sevk eden musıki iyidir.
Kötülüklerin ilki ve en büyüğü, haksızlıkların cezasız kalmasıdır.
Adet ve kanunIar iyiIik iIe kabuI ediImeIidir.iyiIik ve fayda bundadır. Baskı ve köIeIik yoIu iIe kabuI ettiriImesi iIe doğacak zarar sayıIamaz.
Bilge insanlar konuşurlar çünkü söyleyecek bir şeyleri vardır. Aptal insanlar konuşurlar çünkü bir şey söylemek zorundadırlar.
Bir hüküm, bütün insanların aynı şekilde sarılması gereken şey değildir. Mesela ihtiyarın raksı gibi.
Cesaret, tehlike karşısında akıl ve zekanın kullanılmasıdır.
Kabilecilik ailecilik kanunsuzdur, fayda sağlamaz.
Karanlıktan korkan bir çocuğu kolaylıkla affedebiliriz. Hayattaki gerçek trajedi yetişkinlerin aydınlıktan korkmasıdır.
İyi görüp beğenen yani düzgün insan kanuna sarılır.
Bilirken susmak, bilmezken söylemek kadar kötüdür.
Güzel adetler kullanıldığı ölçüde pekişir, sağlamlaşır. Şayet ihmal edilirse silinip gider. Gençler ve çocuklar bunu bilemez. Öyleyse bu onlara kabul ettirilip yaptırılır.
İnsanın kendini fethetmesi zaferlerin en büyüğüdür.
Beden terbiyesi ruhu eğitmek içindir. Bedenlerin doğrulup düzelmesi ruhun doğrulup düzelmesini sağlar.
Kendini idare etmesini bilmeyenler, kendi yurttaşlarını yönetmek iddiasında bulunamazlar.
Terbiyenin gâyesi, insanlarda bulunan kabiliyetleri geliştirmektir.
İktidar, iktidara düşkün olmayan ve iktidardan gelecek yararlara ihtiyacı bulunmayanlara verilmelidir.
Kötülüğün yolu yakındır kolay ulaşılır ona. İyiliğin önüne ise alın teri ve vicdanı koymuştur tanrı.
Bir zorba, ne zaman düşman ülkeyi işgalle veya anlaşmayla sustursa ve artık düşmandan korkacak bir şey kalmasa, tekrar bir başka savaşı başlatmalıdır ki insanlar bir lidere ihtiyaç duysun.
Hak ve doğrulukla galip oIan şahıs faziletli şahıs, hak ve doğrulukla galip oIan şehir de faziletli şehirdir.
Şehir halkı huy ve tabiat itibariyle iyi olmadıkları zamanlarda istibdat idaresine ihtiyaç duyabilir. İdareci karakter itibariyle müstebitse istibdat o zaman kötülenebilir. Köleler ve kötüler için istibdat en üstün iyiliktir.
Kötülüklerin ilki ve en büyüğü, haksızlıkların cezasız kalmasıdır.
Devlet işleri, devlet içinde idare edenlerle idare edilenlerin yönetime katılmasıyla gerçekleşir.
İnsanoğlu, bilgeliği sevenler siyasi gücü ellerine alana kadar veya siyasi gücü ellerinde tutanlar bilgeliği sevene kadar problemlerin bittiğini görmeyecek.
Nerede eşcinsel ilişkiye girmenin ayıp olduğu kaanati varsa, bunun suçlusu kısmen yasaların kötülüğü, kısmen yöneticilerin despotluğu ve kısmen yönetilenlerin korkaklığıdır.
Çoğu insanlar her şeye çabuk inanıp güvenirler ve güvenip inandıkları şeylerden çabucak vazgeçebilirler. Bazı insanlar ise bazı şeylere belli bir sürede inanıp güvenirler ve bu onların hayatı olur.
Bu güzel sözümüze bir örnek verelim: kolunuz kangren oldu ise kolunuzun kesilmesi kötü bir şey değildir. Çünkü kol kesilmediği takdirde hastalık vücuda yayılır ve ölüme neden olur yani daha büyük bir kötülüğe.
Bir insan tanrıların varlığına hiç inanmasa da, eğer aynı zamanda dürüst bir mizacı varsa, böyle kişiler insanlardaki kötülükten nefret eder; yanlışlıklara karşı olan nefretleri, onları yanlış işler yapmaktan uzaklaştırır; haksızlıktan kaçınırlar ve namuslu yaşarlar.
Oğullarım büyüdüğünde, dostlarım onları cezalandırmanızı istiyorum sizden; eğer servetini veya herhangi bir şeyi erdemden daha çok önemserlerse veya aslında hiçbir şey değilken bir şeymiş gibi davranırlarsa, hayatta göreceğiniz iş ne olursa olsun, erdem olmayınca elde edeceğiniz her şeyin, yapacağınız her işin sonunda utanç ve kötülük vardır.